teorik bilgi

AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
 
 



Diş nedir?
Dişler ağıza alınan besinleri parçalamaya yarayan küçük kemik parçalarıdır.


 

DİŞ ÇEŞİTLERİ VE GÖREVLERİ
 
GRUPLANDIRILMASI

Ergin bir insanın ağzında genellikle 28 adet diş bulunur. Bu rakamı 32’ye tamamlayan 3.büyük azılar yani yirmi yaş dişleridir. Bunlar alt çenede iki üst çenede iki olmak üzere toplam dört tanedir. Bu 28 diş 4 ayrı diş grubundan meydana gelmektedir.
Kesici dişler: Alt ve üst olmak üzere 8 adettir.
Köpek dişleri: Alt ve üst olmak üzere 4 adettir.
Küçük azı dişleri: Alt ve üst olmak üzere 8 adettir.
Büyük azı dişleri: Alt ve üst olmak üzere 8 adettir..
Yirmi yaş (Akıl) dişleri: alt ve üst çenede ikişerden dört adettir.
 
 

 
Dişler ve Yapıları:

Süt Dişleri

5 yaşına kadar olan çocuklarda ise 20 adet süt dişi bulunur.6 aylıkken ilk olarak alt ön keser dişlerle başlayan sürme süreci 3 yaşında tamamlanır.5 yaşına kadar çocukların tüm süt dişleri ağızda mevcuttur. 5 yaşından itibaren süt dişlerinin yerini daimi dişlere bıraktığı karma dişlenme süreci başlar ve bu süreç ortalama 13 yaşında tüm daimi dişlerin ağızda yerini bulmasa ile son bulur.


 


 

Kesici Dişler

Alt ve üst çenedeki ön dişler. Kesici diş olarak adlandırılır. Üst çenede genişliği 9-10 mm. olanlar orta kesici; 6-7 mm. olanlar ise üst yan kesicilerdir. Alt orta ve yan kesicilerin genişlikleri ise 6-7 mm. arasındadır. Hem alt hem üst çenede dörder tane bulunur. Kesici dişler, yiyecekleri ısırmaya ve kesmeye(koparmaya) yararlar.

 

Kaninler (Köpek Dişleri)
'Köpek dişi ’adı da verilen kaninler ,kesici dişlerden sonra gelir, alt ve üst çenede sağlı-sollu birerden dört (4)tanedir. Alt çenede iki üst çenede iki olmak üzere dört tanedir. Uçları sivri olup yiyecekleri koparmaya yararlar.
 
Azı Dişleri
Kaninlerin arkasında, azı dişleri yer alır. Yapı olarak birbirinden farklı olan azı dişleri, her bir yarım çenede, iki küçük azı, üç de büyük azı olmak üzere beşer tane ve bir çenede toplam on (10) tanedir. Yiyecekleri ufalar ve öğütürler. Bütün küçük azıların çiğneme ve kenetlenmeye yarayan ikişer tümsekçikleri vardır. Üst çenedeki büyük azıların dörder tümsekçiği; alt çenedeki büyük azıların beşer tümsekçiği vardır. Bu tümsekçiklere tüberkül adı verilmektedir.
Akıl Dişleri (Yirmi yaş Dişleri)
Üçüncü Büyük Azılar olan yirmilik dişler, insanoğlunda çene kemikleri gittikçe küçülmeye başlamasıyla bazı insanlarda artık çıkmamaktadır.
 
Isırma ve öğütme nasıl gerçekleşir?
Kesici dişler, yiyecekleri ısırmaya ve kesmeye yararlar. Üst diş kavisi, alt diş kavisinden daha geniştir ve onu her yönde taşar. Alt çenenin aşağıya kaymasıyla ağız açılır ve lokma kesici dişlerin arasına girer. Ağız kapatılınca, ısırma hareketi ile üst kesiciler alt kesiciler üzerinde bir makasın ağzı gibi kayar ve yiyecekleri koparır. Öğütme işlemi alt çene eklemi ve çiğneme kaslarının uyumlu çalışması ve yana hareketlerle gerçekleşir.
Köpek dişlerinin uçları sivri olup koparmaya yararlar. Azı dişleri de çiğneme kenetlenmeye yararlar. Besinleri iyi öğütebilmek için diş dizilerinin düzgün ve eksiksiz olması şarttır.
 
AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
Ağız sindirim kanalının girişidir. Ağızdaki olumsuzluklar diş sağlığının bozulmasına, sindirimin olumsuz etkilenmesine yol açar. Ağızla aldığımız yiyecekler çiğnenip, tükürükle karıştırılarak yutulmaya ve sindirime hazır hale getirilirler. Ağız aynı zamanda konuşmaya yardım eder. Tat alma organı olan dilin; çiğneme, yutma, konuşma gibi çok önemli yan görevleri de bulunmaktadır.
Dişlerin besinlerin parçalanması, öğütülmesi görevlerinin yanı sıra konuşmada ve görünümümüzde önemli etkileri vardır. Dişleri eksilmiş kişilerin bazı sesleri çıkarabilmeleri zorlaşır, çiğnemede ve/veya ısırmada da zorluk olur.
Ağız ve diş sağlığında en önemli iki hastalık diş çürükleri ve diş eti iltihaplanmalarıdır.Dişler neredeyse bütün sistemleri olumsuz etkileyen sürekli enfeksiyon odağı haline gelebilir ve  kalp, böbrek, eklemler vb. yapılarda önemli sağlık sorunlarına yol açabilen enfeksiyonlara kaynaklık edebilir.
 
1. Diş Çürümesi
Diş çürüklerinin oluşmasında üç temel etmen bulunmaktadır: Duyarlı bir diş yüzeyi, mikroorganizmalar için elverişli yiyecek artıkları, bunların parçalanmasına ve asit oluşumuna yol açacak mikroorganizmaların varlığı. Besinler içinde diş çürümesine en çok neden olanlar karbonhidratlar, yani kabaca, şekerli gıdalardır.



 
 
Dişler iyi temizlenmeyecek olursa, üzerinde besin artıkları ve mikroplar birikir. Ağız içerisindeki bakteriler yiyecek artıklarındaki şekerli maddeleri kullanarak onu saydam, yapışkan bir madde haline getirir ve dişler üzerine yapışmasını sağlar.
Besinlerin tatlandırılması için kullanılan şekerli maddelerin içinde bulunan asit, dişlere zarar verebilir, ancak bakterilerin kendileri de asit oluşturabilmektedir. Asit diş minesinin erimesine neden olur. Böylece oluşan erime bölgelerinden giren mikroplar kolayca alttaki yumuşak dokuya ulaşabilirler.
 Asitler dişin koruyucu tabakası olan diş minesi üzerinde küçük delikçikler oluşturur. Bu delikler giderek genişler ve küçük oyuklar haline gelir. Diş minesinin erimesinden sonra çürük hızla ilerler, alttaki tabakada geniş ve derin bir oyuk meydana getirir. Diş çürüğü diş özüne doğru ilerledikçe dişler ağrımaya başlar.
 
 

 
 
 

 
Yemeklerden sonra dişlerin fırçalanması ve diş ipi kullanarak yemek artıklarının çıkarılması dişlerin çürümesini, diş eti hastalıklarının oluşumunu ve ilerlemesini önler.
Dişlerin ağrımaması sağlıklı olduğu anlamına gelmez. Diş ağrısının olması için diş çürüğünün çok ilerlemiş olması gerekir. Diş çürüklerinin tedavi edilebilir dönemde belirlenmesi için ağrı oluşmasını beklemeden senede en az iki kez diş hekimine giderek dişlerin muayene ettirilmesi gerekir. Diş hekimleri gerektiğinde dişlerin filmini çekerek gözle görünmeyen diş oyuklarını da belirleyebilirler.
Diş çürüklerinin erken dönemde tanınması dişlerin kaybedilmesini engelleyebilir veya en azından geciktirebilir. Bu hem sağlık açısından, hem de sosyal ve ekonomik açıdan önemli katkılar sağlar. Ağza takma diş takılmasına olan ihtiyacı azaltır. Hiçbir şey kendi doğal dişlerimizin yerini tutamaz.
 
2. Diş Eti Hastalıkları
 
 
Dişin diş eti dışında görünen bölümü diş minesi denilen sert bir tabaka ile kaplanmıştır. Bunun altında daha yumuşak bir yapı vardır.  Diş eti hastalıkları, diş çürükleri ağız kokusuna neden olabilir. Ağız kokusu olduğunda nedeni araştırılmalıdır. Diş eti hastalıkları en önemli diş sağlığı sorunları arasındadır.. Diş etleri, diş yuvaları ve ağız tabanındaki iltihaplanmalar genel olarak diş eti hastalığı olarak bilinmektedir.
Diş çürüğü, diş eti hastalıkları, sinüzit, bademcik iltihabı, solunum sistemi hastalıkları, sindirim sorunları, ağız bakım yetersizliği ağız kokusuna neden olabilir. Bu hal, sosyal ilişkileri de etkiler.
3. Dişlerin Gelişim Bozuklukları
 
 
 
Ağızda kapanma bozukluklarına neden olan diş düzensizlikleri dişlerin çürümesini kolaylaştırır ve daha erken dönemde dökülmesine yol açar. Düzensiz dişler, alt ve üst çene arasındaki ilişkinin bozulmasına neden olabilir. Çiğneme ve temizleme güçlüğü yaratırlar, kötü ağız kokusuna yol açarlar.
Düzensiz dişlerin en önemli nedeni süt dişlerinin zamanından önce yitirilmesi olabilir. Bunun sonucunda çıkan kalıcı dişler birbiri üzerine gelecek biçimde yerleşebilirler. Düzensiz dişler konuşma bozukluklarına ve görünüm bozukluklarına neden olabilir.


Sigara dişlerde renk değişikliği yapar. Sigara içenlerin dişleri kahverengimsi bir renk alır. Canlılığını kaybetmiş olan dişler gri renkte görünür. Çocuklarda hatalı olarak kullanılan bazı ilaçlar da dişlerde renk değişikliğine neden olabilir. Aşırı derecede flor dişlerin sararmasına neden olabilir.
 
4. Ağız ve Diş Sağlığı Nasıl Korunur?
Diş çürümelerinin önlenmesinde sularda yeterli flor olması, düzenli olarak dişlerin fırçalanması, diş ipi kullanılması, aşırı tatlı ve şekerli yiyeceklerden olabildiğince kaçınma bunlar yendiğinde mutlaka dişlerin fırçalanması, diş hekimi kontrollerine gidilmesi temel uygulamalardır. Diş eti hastalıklarının önlenmesinde de diş fırçalama ve düzenli diş hekimi kontrolleri önemlidir.
 
Aşırı asitli ve şekerli yiyecekler mikroorganizmaların etkisini artırır. Dişler sert cisimlerle karıştırılmamalı, fındık, ceviz vb. kabuklu yiyecekler dişlerle kırılmamalıdır. Bunlar diş minesinin çatlamasına ve bakterilerin etkisinin artmasına neden olur. Diş minesinin koruyucu etkisi ortadan kalkar.
5. Diş Fırçalama Tekniği

 

 
 
1.   Diş fırçası 45 derecelik açı yapacak biçimde tutulur ve diş eti hizasından başlanarak ağız  boşluğuna doğru fırçalamaya başlanır. Dış yüzeylerden başlayan fırçalama sert darbeler halinde değil, yumuşak ve daireler çizecek biçimde, ön dişlerden arka dişlere doğru yapılmalıdır.
2.   Daha sonra dişlerin iç yüzeyleri aynı şekilde fırçalanır. Bu işlemde fırça eğik tutularak,  diş etinden ağız boşluğuna doğru hareket ettirilir.
3.   Daha sonra dişlerin çiğneme yüzeyleri fırça düz olarak ileri geri hareket ettirilerek fırçalanır.
 ***Fırçalama işleminin en az iki-üç dakika sürmesi gerekir. Sağlıklı diş etleri fırçalama sırasında kanamaz.
 



 
 

 
 
 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder